web analytics

İdari Para Cezasının İptali Kulaçoğlu Hukuk Bürosu

İdari Para Cezasının İptali Kulaçoğlu Hukuk Bürosu

Kimisi, bu yapının bir terör örgütü olduğunu ve bazı dış devletler tarafından desteklendiğini söylerken, kimisi de … Irak Şam İslam Devleti adlı ve kamuoyunda “IŞİD” olarak bilinen örgütün nereden çıktığı, kim tarafından desteklendiği, ardında kimlerin olduğu, mensup, silah ve para kaynağını nereden bulduğu, başta Irak ve Suriye olmak üzere bölgede bulunan devletler için ciddi bir tehlike haline nasıl geldiği veya bölge içi tehlike arz … Türkiye Cumhuriyeti, parlamenter sistemin gereklerini layıkı ile yerine getirmiş de temsili demokraside istediği sonucu alamamış gibi, yönetim sistemini değiştirme çabasına girmiş gözüküyor. Yap-bozla, istikrar kazanmayan müessese ve uygulamalarla bir yere gidilemeyeceğinin farkına varmalıyız. Sadece değiştirmekle ve mevcudu bozmakla sorunlar çözülebilse idi, en iyi anayasayı ve kanunları düzenlemek suretiyle her meselenin halli mümkün olabilirdi. Hukukçular siyasette yer almamalı ve yaftalanmış yargı olmamalıdır.

  • (1) Disiplin cezaları kesinleşmesini müteakip yerine getirilir.
  • Maddesinde;  Disiplinsizlik veya ahlaki durumları sebebiyle Silahlı Kuvvetlerde kalmaları uygun görülmeyen subayların hizmet sürelerine bakılmaksızın emekli edileceği belirtilmekle birlikte, bu hükmün uygulanması bakımından eşcinsel olduğu bilinse dahi bu kişinin disiplini ihlal eden, hizmeti aksatan davranışlarının olup olmadığına bakılmalıdır.
  • Davacının Silahlı Kuvvetlerden ayırma işlemi, yasal kısıtlılıktan yargı yerince incelenemediğine göre ayırma işleminin hüküm ve sonuçlarına dolaylı ya da dolaysız bir etkisi bulunmayan, çıkarılması usulü bir gereklilikten ibaret olan üçlü kararnamenin de incelenme olanağı yoktur.

Bu yargı denetimi kısıntısının tam yargı davalarını da kapsayıp kapsamadığı, işlem iptal davasına konu edilmese ve bu yöndeki talep reddedilse bile işlemden doğan zararın tazminin istenip istemeyeceği konusunu açıklığa kavuşturmak gerekmektedir. Maddesine göre idare, kendi eylem ve işlemlerinden doğan zararları ödemekle yükümlüdür. Bu suretle idarenin sorumluluğu Anayasa prensibi olarak kabul edilmiştir. Ancak, Anayasada idarenin sorumluluğunun hangi esaslara göre belirleneceği belirtilmemiş, bu meselenin halli doktrin ve yargı kararlarına bırakılmıştır. Bugün idarenin sorumluluğu hizmet kusuru ve kusursuz sorumluluk ilkelerine dayandırılmaktadır.

Sanal kumar, bahis, şans ve talih oyunları olarak tabir edilen oyunlar internet web mostbet giris, sosyal medya uygulamaları, android ve ios cep telefonu aracılığıyla oynatılabilmektedir. Kimlik tespiti gerektirmediğinden anonim olarak yapılabilen bu tür işlemlerle ilgili olarak bazı miktar sınırlamaları mevcuttur. Kendilerine sunulan bonus, hediye, kredi gibi vaatlere kanan kullanıcılar da kredi kartıyla ödeme yaptılarsa bankalara charge back, ters ibraz, harcama itirazında bulunmakta ama bankalar yapılan bu işlemleri genelde 3d ile yapıldığından bahisle reddetmektedirler. Banka havalesi veya eft ile yapılan işlemlerde de kullanıcıların karşısına çoğu zaman gerçek internet sitesi sahipleri yerine sahte nüfus cüzdanlarıyla açılmış banka hesapları veya işsiz, ekonomik durumu iyi olmayan kişiler çıkmaktadır. Mastercard ve Visa kuralları gereği olayın özelliğine göre 540 güne kadar bu itiraz süresi uzayabildiğinden kullanıcılar aradan uzun süre geçse de bu yöntemi denemektedirler. İşlemin 3d olması, kredi kartı borcu ekstresine itiraz edilmemesi, kredi kartı borcunun ödenerek kredi kartı limitinin açılarak tekrar harcanması gibi durumlarda bankalara genelde bu talepleri reddetmektedirler.Milli Piyango İdaresi, sanal ortamda oyun oynatan bir sitenin karartılması istemiyle yargıya başvurdu. Ceza Muhakemesi Kanunu (CMK) m.91’de düzenlenen ve CMK m.90’a göre yapılan yakalama sonrasında cumhuriyet savcısının kararı ile kişinin geçici süre hürriyetinden mahrum bırakılmasına “gözaltı” denilmektedir. Madde incelendiğinde; yakalamanın suçüstü halleri ile sınırlı tutulduğu, kolluk tarafından gerekli tedbirler alındıktan sonra yakalanan kişiye yasal haklarının bildirilmesinin öngörüldüğü ve suçüstü hali ile sınırlı yakalama sonrasında kolluğun cumhuriyet savcısına bilgi verip emri doğrultusunda işlem yapmasının düzenlendiği görülmektedir. Madde uyarınca yakalananlar hakkında tatbik edilebilecektir.6 Mart 2014 tarihinde yürürlüğe giren 6526 sayılı Kanunun 6. Maddesi ile değişik CMK m.91/2’ye göre, “Gözaltına alma, bu tedbirin soruşturma yönünden zorunlu olmasına ve kişinin bir suçu işlediği şüphesini gösteren somut delillerin varlığına bağlıdır”.

Sübjektif tarafsızlığından şüpheye düşülen yargıcın davadan çekilmesi gerekir. Objektif tarafsızlık ise kurum olarak mahkemenin kişide bıraktığı izlenim, yani hak arayanlara güven veren, tarafsız bir görünüme sahip bulunması gerekir. Objektif tarafsızlık değerlendirmesi organik, yani mahkemenin kuruluş şekli ve fonksiyonel yani görevin yerine getirilme tarzı açısından yapılmaktadır. Her ne kadar AİHM, subay üyelerin bağımsızlığı konusunda yeterli güvenceler bulunduğunu tespit etmiş ise de, subay üyelerin amiri durumunda olan makamlar genellikle iptali istenen idari işlemleri tesis eden makamlar olup Mahkeme önünde davalı konumunda bulunmaktadırlar. Örneğin Genelkurmay Başkanlığının bir işleminin iptalinin istenildiği bir davada, Genelkurmay Başkanlığı tarafından mahkemeye üye olması için önerilen subay üyeler ne kadar objektif olurlarsa olsunlar, davacılar tarafından bağımsız ve objektif olduklarının kabulü çok zor görünmektedir. Bu algıyı ortan kaldırmak için subay üyeler ya mahkeme yapısından çıkarılmalı yada emekli olana kadar mahkemede görev yapmaları sağlanmalıdır. Adil yargılanma hakkının gerçekleşmesinin ikinci koşulu bu yargılamayı yapacak olan mahkemenin “kanun” ile kurulmuş olmasıdır. AYİM Anayasa ve kanunla kurulduğundan bu koşulu yerine getirmektedir. AYİM’nin yargılama usulü de yürütmenin düzenleyici tasarruflarıyla değil, 1602 sayılı Kanunla düzenlenmiştir.

Kaçma teşebbüsü haberinin doğru olarak alınıp alınmadığı disiplin mahkemesince değerlendirilecektir. Kaçma gerçekleşmemişse haber vermeyene hiçbir ceza verilemez[128]. Muvazzaf askerler (subay, astsubay, uzman jandarma, uzman erbaş, erbaş ve erler), hizmette bulunan yedekler, askeri okul öğrencileri (askeri mükellefiyet altında bulunmayan lise, ortaokul ve dengi askeri okul öğrencileri hariç) bu suçların faili olabilirler. TSK’da çalışan Devlet memurları ve işçiler bu suçların faili olamazlar[118]. Suçun maddi unsuru, hizmette veya hizmete ilişkin hallerde amire veya üste gösterilmesi zorunlu saygıyı göstermemek ve uyarmayı saygı duruşu ile kabul edip dinlememektir. Maddede neticeyi meydana getirmeye elverişli iki hareket gösterilmiştir. Bu suç kural olarak her türlü üst veya amire karşı işlenebilir. Suç amir ve üst aleyhine işlenebileceğinden, failin saygısızlıkta bulunduğu kişinin üstü ya da amiri olduğunu bilmesi gerekir[94].

Leave a comment

Your email address will not be published. Required fields are marked *